Ekonomi yönetimindeki değişim ve rasyonele dönüş tartışmaları kapsamında kamuoyunun merakla beklediği Orta Vadeli Program, her yıl olduğu gibi bu yıl da eylül ayının başında yayımlandı. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan Orta Vadeli Program’da, 2024-2026 yılları arasındaki üç yıllık ekonomik hedef ve politikalara yer verildi. Estonya, Tunus ve Türkiye’deki ofisleriyle sağlık sektörüne pazar erişim, sağlık ekonomisi, gerçek yaşam veri analizi gibi konularda araştırma ve danışmanlık hizmetleri sunan ECONiX Araştırma, Orta Vadeli Program’ı sağlık perspektifinden inceledi.
Sağlık sektörü, “döviz kazandırıcı hizmet ticareti” kategorisinde OVP’nin Ödemeler Dengesi bölümünün 18. maddesinde sıralanan sektörlerden biri olan sağlık hizmetlerinin, stratejiler kapsamında verimlilik ve uluslararası rekabet gücü açısından destekleneceğine dikkat çeken ECONiX Araştırma uzmanlarından Selin Ökçün, “Bu politikanın uygulanmasıyla Türkiye’de üretim yapan şirketler rekabet açısından avantaj kazanabilir. Yerel Üretim Politikası uyarınca jenerik ürünlere sahip olan ve bu ürünleri Türkiye’de üreten şirketler, ihracat yaparken teşviklerden yararlanabilir” dedi.
SAĞLIK TURİZMİNE NİTELİK, NİCELİK VE PAZARLAMA DESTEĞİ
OVP’nin Ödemeler Dengesi bölümünün 22. maddesinde ise sağlık turizmi başlığı yer aldı. Üç yıllık program kapsamında sağlık turizmi alanında hizmet kapasitesinin nitelik ve nicelik olarak geliştirileceği belirtilirken, sağlık turizmi faaliyetlerine yönelik tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin artırılacağı vurgulandı.
İLAÇ VE TEDAVİ MALİYETLERİNİN DÜŞMESİ, SAĞLIK TEDARİK ZİNCİRİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ HEDEFLENİYOR
Orta Vadeli Program’ın Kamu Maliyesi bölümünde akılcı ilaç kullanımının teşvik edileceği, Devlet Malzeme Ofisi ile Sağlık Market uygulamasının kapsamının genişletilerek ilaç ve medikal malzeme tedarik zincirinin güçlendirileceği de kaydedildi. Antibiyotikler ve bazı antidepresanlarla başlayan akılcı ilaç kullanımı politikasının yaygınlaştırılmasının, sağlık sektöründe ilaç ve tedavi maliyetlerinin düşürülmesini ve kaynakların daha verimli kullanılmasını beraberinde getirebileceğini belirten ECONiX Araştırma Yönetim Ekibi Üyesi Dr. Birol Tibet, “Tedarik zincirine yönelik maddeden de sağlık sektöründe ilaç ve tıbbi malzeme tedariğinin daha düzenli, etkin ve sağlam hale getirilmesiyle daha iyi sağlık hizmeti sunulmasının amaçlandığı anlaşılıyor” diye konuştu.
‘DÖVİZ KURU ZORLAYICI OLABİLİR’
Yeni Orta Vadeli Program’da, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun dijital dönüşümle görevlerini daha etkin bir biçimde yerine getirebilmesi, mali kaynakların daha verimli kullanılması, hastalara daha uygun ve etkili hizmet sunulmasının teşviki gibi önlemlerle temelde sağlık hizmetlerinin daha sürdürülebilir, akılcı ve maliyet-etkin olmasının amaçlandığına dikkat çeken ECONiX Araştırma Yönetim Ekibi Üyesi Dr. Güvenç Koçkaya ise şu değerlendirmeyi paylaştı: “Sağlık perspektifinden değerlendirdiğimizde, Orta Vadeli Program’ın afet yönetiminden kamu maliyesine, ilaç piyasasından kurumlar arası veri paylaşımına, pek çok başlığı kapsadığını gönül rahatlığıyla söyleyebiliyoruz. Yine de, küresel ekonomik koşullar ve dolar/TL kuru, bu politikaların hayata geçirilmesi noktasında zorlayıcı olabilir. Geçtiğimiz aylarda ECONiX Araştırma olarak paylaştığımız bir raporda, sağlıktaki enflasyonun 2022’de fiyatları ikiye katladığını vurgulamıştık. Dolar/TL kurunun 2027’da 47,80 olarak öngörüldüğü bir senaryoda, ilaç sabit Avro kurunun 2024’te 15,77, 2025’te 24,27, 2026’da 29,00, 2027’de ise 31,54 seviyesinde olacağını öngörüyoruz.” (HABER MERKEZİ)