İzmir’de 30 Ekim 2020’da 117 kişinin ölümüne neden olan depremin üzerinden 2,5 yıla yakın süre geçmesine rağmen depremzedelerin barınma sorunu çözülemedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin emsal artış kararı da mahkemece durdurulması üzerine kefenleriyle sokağa çıkan İzmirli depremzedeler, TMMOB’ye ve mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararına tepki gösterdi.
“YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI HABERİ BİZLERİ YIKTI”
Bayraklı’nın Manvakuyu semtindeki İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) önünde toplanan depremzedeler bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamayı okuyan İZDEDA Başkanı Haydar Özkan, Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerde hayatını kaybedenler için başsağlığı dileyerek, “Bugün burada toplanmamızın sebebi, günümüze kadar hangi isteklerimiz yerine getirildi, ne kadarı karşılandı, bunları konuşmak dertleşmek olacakken, mahkemeden aldığımız bir haber konuyu farklı yönlere götürdü. 30 Ekim 2020’den bu yana sadece Bayraklı bölgesinde 2 apartmanın inşaatı bitti, 75 adet ruhsat alındı, Buca bölgesinde ve diğer ilçelerimizde 10 adet inşaatımız devam etmekte. Bu inşaatlar belediyeden almış olduğumuz emsal artışı sayesinde hareketlendi. Mahkemenin almış olduğu yürütmeyi durdurma kararı haberi bizleri yıktı, yolumuzu kapattı, umut ışığımızı söndürdü.
“28 AY ÖNCESİNE DÖNDÜK”
Emsal artış, kredi faizlerinin aşağı çekilmesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu HalkKonut kooperatifi, bakanlığın gönderdiği Emlak Konut ile inşaatların yapılmaya başlamasını ‘yeni bir başlangıç’ olarak yorumlayan Özkan, “Şimdi tekrar 28 ay öncesine döndük. Biz emsal artışını isterken hep dedik ki; ‘Rantçı değiliz, depremzedeyiz, mağduruz, ekonomik gücümüz yok.’ Günümüz şartlarında 110 metrekare bir daire 1 milyon 600 bin TL inşa edilirken, emsal artışı ile birlikte bu değer 600 bin TL ye düşmektedir. Buradan hareketle emsal artışı isteğimiz olmuş ve belediyemiz tarafından olumlu karşılanmıştır. Fakat TMMOB’nin itirazı ve süreci mahkemeye taşıması ile bizim için belirsizlik başlamıştır” diye konuştu.
TMMOB’YE YANIT
TMMOB’un savunmasının “ilginç” olduğunu belirten İZDEDA Başkanı, “Diyorlar ki: Nüfus yoğunluğu olur kent kaldıramaz. Bayraklı gibi düzenli yeşil alanları ve okullarıyla bu kent kaldıramazsa. TMMOB’un 17 katlı binasının yanında benim 7 katlı binam yoğunluk yapıyorsa ne diyeyim bilemedim. Diyorlar ki: Evleriniz devlet tarafından yapılsın, İstanbul’daki köprüler ve yollar yapılmasaydı bu evleri devletin yapabilmesi için para çıkardı. Biz bunu bilemeyecek kadar cahil miyiz? Biz bunu istemeyecek kadar bilinçsiz miyiz? 6 Şubat’ta deprem olan 11 ilde afet ilan edildi. Buna rağmen evlerin inşasında yüzde 60 devlet, yüzde 40 depremzede karşılayacak şekilde açıklama yapıldı. Diyorlar ki: Yüksek kat öldürür. Benim evim 7 katlı yıkıldı. Yan binam 7 katlı yıkılmadı. Aynı yıl yapımı aynı kat birçok bina varken bir kısmının yıkılması yüksek kattan mı, imalat hatası mı? Yüksek katsa, Folkartlar, Mistraller ayakta durmamalıydı. Son depremde gördük ki, yeni yapılan ya da eski yapılan değil çok katlı ya da az katlı değil vicdansızların yaptığı binalar yıkıldı. İlim ve fenne göre yapılan binalar ayakta. Onların iddiasına göre Japonya’daki yüksek katlar, Amerika’daki yüksek katlar her an yıkılmalı. Çünkü orası da deprem bölgesi” ifadelerini kullandı.
“KENDİLERİNİ VİCDANA DAVET EDİYORUM”
“Bizim yapacağımız bir nevi kentsel dönüşüm” diye devam eden Haydar Özkan, “Detaylı zemin etüdü, fore kazığı, jetgrou, radya temeli, zorunlu bodrum katı, son teknoloji ile büyük bir dönüşüm hikayesidir. Bu hikâyede yer almak isteyenler yanımızda olanlardır. TMMOB bu fırsatı tepmiş ve kamudan halktan ne kadar uzak olduğunu göstermiştir. Zira bize gösterdikleri ihtimamı, özeni aynı bölgede yapılan 48 katlı binalara göstermemişlerdir ve onlar gözümüzün içine baka baka yükselmeye devam etmekte, satışlar yapmakta, insanları oturtmaya başlatmışlardır. Kendilerini vicdana davet ediyorum” dedi.
“ÜTOPİK FİKİRLER, POPÜLİST SÖYLEMLER…”
Depremzedelerin ümitlerini kaydettiğini anlatan Özkan, “Diyorlar ki: İstemezük! Diyoruz ki: Neyi istediniz! Çözümünüz ne! Bugüne kadar neye çözüm ürettiniz. Bize çözümle gelin başımızın üstüne gelin. Ütopik fikirler, popülist söylemler ile gelmeyin. Biz sizlerle masaya oturmaya her türlü fikre, görüş alışverişine, dertlerimizi ilk ağızdan anlatmaya ve ortak çözüm yolu bulmaya hazırız. Bizler artık yorulduk, tükendik, yaşama ümidimizi kaybettik. Bir an önce siyasilerimiz İzmir depremzedelerine kulak vermeli ve bizlerin diğer illerde olduğu gibi afetzede olarak görmelidir” diye konuştu.
İZDEDA Başkanı Haydar Özkan konuşmasının sonunda taleplerini şöyle sıraladı:
- “Ağır hasarlılara yaptığı gibi, orta ve az hasarlılarımıza da gerekirse ücreti mukabilinde evlerini yapmalı,
- Ağır hasarlı depremzede kiracılarımızı da çözüm üretip kira derdinden kurtarmalı.
- Rezerv alan bölgesine şu anda 3600 konut yapılmıştır daha önce söylendiği gibi 8500 konut yapımı tamamlanmalıdır.
- Orta hasarlılarımıza rezerv alan bölgesinden söz verildiği gibi konutları verilmeli bölgeye
- İzmir Depremzedesi hariç kimse sokulmamalıdır
- Afet bölgesinde olduğu gibi evler yapılana kadar 5 bin TL kira desteği sağlanmalı.
- O yer kavramıyla mağdur olan vatandaşlarımızın sorunlarının çözümü için TBMM’de çözüm üretilmelidir.
- Bizlere 0 faizli 2 yıl ödemesiz 20 yıl ödemeli deprem destek kredisi tanımlanmalı, kentsel dönüşüm kredisi sarmalından çıkartılmalıdır.”