Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, katıldığı Birleşmiş Milletler (BM) En Az Gelişmiş Ülkeler Konferası’nda bu gruptaki ülkelerin Türkiye’de meydana gelen depremlerden sonra destek sunan ilk ülkeler arasında olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, “Türk ulusu bunu asla unutmayacak” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Doha’da En Az Gelişmiş Ülkeler 5. Konferansı’nda katılımcılara hitap etti. Çavuşoğlu, Türkiye’nin Kahramanmaraş merkezli depremler sonucu derin bir üzüntü içinde olduğunu belirterek, “6 Şubat’ta Türkiye’nin güneydoğusunda iki deprem meydana geldi, ulusumuz bugün derin üzüntü içinde. Ancak, samimi uluslararası dayanışma kalbimizi ısıtıyor ve bize güç veriyor. En az gelişmiş ülkeler en karanlık günlerde destek ve dayanışma sunan ilk ülkeler arasındaydı. Bu yardım elinin, bazı durumlarda, önemli bir fedakarlık olduğunu biliyoruz. Türk ulusu bunu asla unutmayacak. Depremlerden sonra dayanışmanız, bir kez daha kalplerde en gelişmiş ve cömert olduğunuzu gösterdi. Türkiye’deki kardeşleriniz sizlere teşekkür ediyor” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, en az gelişmiş ülkelerin desteklenmesinin ortak bir sorumluluk olması gerektiğini vurgulayarak, “Doha’daki bu buluşmamız, uluslararası sistemin dönüşümlerden geçtiği bir dönemde gerçekleşiyor. En az gelişmiş ülkeler bu tür gelişmeler karşısında en savunmasız olanlardır. Savunmasız ulusların kalkınmasını ve ilerlemesini desteklemek bizim ortak sorumluluğumuzdur. Türkiye, en az gelişmiş ülkelerin uzun süredir devam eden ve güvenilir bir ortağı olarak elinden gelenin en iyisini yapıyor ve kararlılığını sürdürüyor” diye konuştu.
“Açlığın bitmemesi bir utançtır”
Bakan Çavuşoğlu, 21. yüzyılda dahi açlığın devam ettiğini, bunun sona ermemesinin bir utanç olduğunun altını çizerek, “En az gelişmiş ülkeleri geride bırakamayız, daha fazla gecikmeden harekete geçmeliyiz. Birincisi gıda güvenliği. 21. yüzyılda açlığın bitmemesi bir utançtır. Küresel ekonomik ve finansal sistemde reform yapılmalıdır. En az gelişmiş ülkeler, sebep olmamalarına rağmen iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerdir. İklim değişikliğiyle mücadele etmenin yollarını bulmalıyız” dedi.