Hakkında hapis ve siyasi yasak kararı verilen, terör soruşturması ile karşı karşıya olan son olarak hakkında Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin ihaleye fesat karıştırma suçlamasıyla dava açılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’ndan destek geldi.
Yeni açılan davayı il yönetim kurulu toplantısı sırasında öğrenen Kaftancıoğlu İmamoğlu’na destek için Saraçhane’deki İBB Başkanlık binası önünde kurulan Haysiyet Duvarı önünde süren Demokrasi Nöbeti’ne katıldı.
Kaftancıoğlu yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
*Kısacık bir gün özetiyle başlamak istiyorum. Sabah saatlerinde Çorlu davası. Hakikaten açılması ve adliyelerde görülmesi gereken ama şu ana kadar bir türlü bir milim adım atmayan, attırılmayan bir dava.
*İstanbul halkının hakkını koruduğumuz için tarafıma açılmış, Saray’ın dezenformasyon iletişimcisi beyefendi tarafından 5 ş davanın birinin karar duruşması. Neyse en azından bundan şimdilik beraat ettik. Bitmiyor, devam ediyoruz.
*Türk Tabipleri Birliği Başkanı Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın cezalandırıldığı ama ne mutlu ki tahliye edildiği bir dava.
*Derken bugün yönetim kurulu toplantımız sırasında Ekrem Başkan’ın yıllar öncesindeki görevi nedeniyle yaptığı bir ihale nedeniyle bir soruşturma açıldığını duyuyoruz.
*Ve eğer doğruysa yine bir toplantıda belediye başkanına kullandığı ifadelerden dolayı hakaret davası açılması gerektiği iddiası var.
“İMAMOĞLU’NUN 2 BÜYÜK SUÇU”
İmamoğlu’nun kamuoyunun bilmediği iki büyük suçunu açıklayacağını söyleyen Kaftancıoğlu, şu ifadeleri kullandı;
*Ekrem Başkan’ın öncelikle asıl yargılanmasını gerektiren birinci suçunu sizlere açıklayacağım. Yaklaşık bir ay önce Arnavutköy sokaklarındaydık. Bütün örgütümüz ve il yöneticisi arkadaşlarımızla birlikte.
*Arnavutköy’de bir apartmanın çatı katında kuşların bile yaşayamayacağı yerde yaşayan bir kadıncağız, eşi hastanede kendisi diyaliz hastası. Evde bakmak zorunda olduğu ve bir tanesi okulu bırakmak zorunda kalan üç çocuk.
*Ve bu kadıncağız televizyonlarda Cumhurbaşkanı’nın söylediği bir şeyi duymuş. Cumhurbaşkanı demiş ki biz ihtiyacı olan vatandaşlara aile yardımı yapacağız. Kaymakamlığa gitmiş ve demiş ki ‘Benim hiçbir şeyim yok, durumum böyle böyle.
*Ve Cumhurbaşkanı da bana bunu söyledi.’ Kaymakamlık ‘Yok öyle bir şey’ demiş. Ve bu kadını kaymakamlıktan ‘sen öyle duyduğun her şeye inanma’ diyerek yollamışlar. Kaymakamlıktan ağlayarak çıkmış. Şimdi burada Ekrem Başkan’ın suçu ne diyeceksiniz? Burada Ekrem Başkan’ın suçu çok büyük.
*Çünkü bir tane bile devlet yetkilisinin, o yoksul kadına, ulaşmadığı hatta dalga geçerek kapıdan gönderildiği yerde o kadının cebinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal yardım kartı çıktı.
*Bundan daha büyük suç olabilir mi? Açılan davaların da altında yatan aslında bu” diye konuştu. Kaftancıoğlu “Ekrem Başkan’ın ikinci suçu, kendisi itiraf etmişti bir gün. Sizinle de paylaşayım.
*İlk gençlik yıllarında futbol oynamaya başlamışken yanlışlıkla birine çelme takmıştı. Bu da Ekrem Başkan’ın bana sorarsanız dava açılması gereken bir hali.
“BİR MİLİM GERİ ADIM ATTIRAMAYACAKSINIZ”
*İzahı yapılamayan şeylerin mizahı yapılır diyoruz ama ardı ardına yapılan bu işlerin ,açılan davaların, yürütülen ahmakça süreçlerin sanmayın ki sadece mizahını yapacağız.
*İstanbul halkının iradesini gasp eden ve aslında bu davaları Ekrem Başkan’a açılmış davalar olarak görmüyoruz tek başına.
*Bu ülkede halkın yanında olan, halkla, vatandaşla dalga geçmek yerine vatandaşın ihtiyacını gideren Ekrem Başkan’a açılan dava ve açılmaya başlanan davalar aslında bu ülkede halkın, hakkın ve haklının yani uzun lafın kısası demokrasinin yanında duran herkes açılan davalardır.
*Şunu kararlılıkla bir kez daha söyleyelim istiyoruz. Ne yaparsanız yapın, zulmünüz ne kadar artarsa artsın. Hukuksuzluğunuz ne kadar artarsa.
*Ekrem Başkan’a da halkın haklı mücadelesinde yanında duranlara da, Cumhuriyet Halk Partisi’ne de, Cumhuriyet Halk Partililere de bir milim geri adım attıramayacaksınız. Genel başkanımızın dediği gibi cehennemin kapılarını hiç kimse ama hiç kimse sakın açtırmaya kalkmasın.